Arshavin vs Walcott

Son maçlarda artık Arshavin'in takımda sonradan giren oyuncu kıvamına geldiğini görüyoruz. Uzun süredir olması gereken buydu. Wenger'de bunun için Walcott'un formunu tutmasını bekledi herhalde.

Walcott'un bize ofansif anlamda getirdiği katkıyı belki Arshavin'de yapıyordu, rakamsal olarak baktığınız zaman Arsha'nin iyi rakamları vardı bu sezon. Ancak Walcott'un yaptığı defansif çalışmayı değil Arshavin takımdaki kimse yapamıyor. Zaten beki çıkarmıyo. Ashley Cole, Zabaleta. Hepsi adım atamadılar. Aynı zamanda ortasahaya kadar gelip hızıyla top kapıyo. Bu anlamda takımı muhteşem rahatlattı Walcott. Arshavin'le adeta 10 kişi oynuyormuşuz bunu anladık.

Artık takımın düzeni belli oldu. Vermaelen'de gelince bu takım tam oturucaktır. Djourou'nun formu mükemmele yakınlaştı. Koscielny'de gayet iyi. Beklerimiz sağlam durumda. Song çok iyi. Wilshere sınırları zorluyor. Robin'de tam havasını yakalarsa bu lig çok çok değişebilir.

Bu hafta Fa ve Carling Cup as oyuncularımız biraz dinlecektir. Ben Wilshere'ın oynamasından yanayım yine. Ne kadar çok oynarsa o kadar iyi olacaktır.

Gelecek hafta bir kilit noktası. Manchester United Tottenham deplasmanına gidiyo bizde West Ham. Eğer Manchester United Tottenham'ı geçerse zaten tamam ben bu sene max 2 mağlubiyetle şampiyon olurum diyecek. Ama tersi bir sonuçta biz devreye girebiliriz. Bu çok önemli.

Walcott'dan İkinci Kötü Haber ve Takımdaki Sakatlıklar

Walcott'un sakatlığının ciddi olmadığı haberini vermiştik ancak gene sağlık ekibinin hesabı çarşıya uymadı. Wenger açıklamasında ; " Walcott'un sakatlığının 3 veya 4 gün süreceğini, ciddiyse 4 veya 6 hafta arasında geçireceğini düşünmüştüm ama maalesef 4 veya 6 hafta arasında yok" dedi.

Takımımızda Van Persie'de Walcott gibi 6 hafta sonra sahalara dönebilecek.

Ayrıca diğer sakatlarla ilgili durumlarla ilgili ;

"Nasri başarılı bir operasyon geçirdi ve cuma günü antremanlara başlayacak. Bolton veya Braga maçında kadroda olacak,

Djourou ve Denilson Bolton maçında hazır halde olacak. Squillaci ise kadroda olabilir.

Ramsey kasım ayında hazır olacak. Koşulara başlamış ancak sakatlığı çok ağırdı ve iyileşme süresi uzadı."

Walcott Milli Takımda Sakatlandı

Kötü bi haber aldık. Walcott milli takımda bileğine bir darbe almış ve sakatlanmış ancak sanılanın aksine daha hafifmiş sakatlığı. Sanırız Bolton maçında forma giyemeyecek ancak ondan sonra antremanlara başlayabilecek. Bu kabusu her milli takım dönemlerinde yaşıyor ve en formda oyuncularımızı sakat geri alıyoruz. Walcott kariyerinin en iyi dönemini geçirirken sakatlığı iyi olmadı. İnşallah en kısa sürede atlatır bu sakatlığı ve eski formuna geri döner.

Oyuncularımızın Milli Takım Karneleri

Bu hafta içi oynanan milli maçlarda toplam 11 Arsenal oyuncusu forma giydi. Bu maçlarda Nicklas Bendtner ve Carlos Vela ülkeleri adına gol atma başarısı gösteren isimler oldu. Maçların genel değerlendirmeleri ise şöyle:


Andrey Arshavin
Macaristan 1-1 Rusya

Andrey Arshavin'in sakatlıktan dönüp 45 dakika oyunda kaldığı maçta Rusya Macaristan ile 1-1 berabere kaldı. Macaristan'ın 39. dakikada defans oyuncusu Vilmos Vanczak ile öne geçtiği maçta 59. dakikada Everton oyuncusu Diniyar Bilyaletdinov eşitliği sağladı.

Bacary Sagna ve Cesc Fabregas
Fransa 0-2 İspanya

Bacary Sagna ile Cesc Fabregas'ın karşı karşıya geldiği maçta İspanya Fransa'yı Stade de France'da 2-0 yenmeyi başardı. İspanya'nın golleri David Villa ve Sergio Ramos'tan geldi. Maçta Fabregas 45 dakika oyunda kalırken Sagna ise 90 dakika boyunca sahadaydı.

Nicklas Bendtner
Avusturya 2-1 Danimarka

Nicklas Bendtner'in takımın tek golünü attığı maçta Danimarka Avusturya'ya 2-1 mağlup oldu. Bendtner 61 dakika oyunda kaldığı maçta 12. dakikada Franz Schiemer ile öne geçen Avusturya'ya karşı 17. dakikada beraberlik golünü attı. Ancak Avusturya 38. dakikada Roman Wallner ile tekrar öne geçti ve maçı bu skorla kazanmayı başardı. Danimarka 2010 Dünya Kupası'nda Hollanda Japonya ve Kamerun ile aynı grupta yer alıyor, bu Bendtner'in Arsenal'den takım arkadaşları Robin van Persie ve Alex Song ile rakip olması anlamına geliyor.

Thomas Vermaelen ve Eduardo
Belçika 0-1 Hırvatistan

Beliçka kaptanı Thomas Vermaelen'in 90 dakika forma giydiği maçtan Eduardo'nun formasını giydiği Hırvatistan 1-0 galip ayrıldı. Hırvatistan'ın golü Niko Kranjkar'dan gelirken iki takımda bu yaz düzenlenecek olan Dünya Kupası finallerine katılma hakkı kazanamamıştı.

Theo Walcott
İngiltere 3-1 Mısır

Thoe Walcott'un ilk 11'de başlayıp 57 dakika forma giydiği maçta İngiltere Wembley Stadyumu'nda Mısır'ı 3-1 mağlup etti. Konuk ekip Mısır ilk yarıda Mohamed Zidan ile öne geçip devreyi önde kapatmasına rağmen 2. yarıda sahada tam anlamıyla İngiltere fırtınası esti ve ev sahibi ekip önce Peter Crouch ile eşitliği sağlayıp ardından Shaun Wright-Phillips ile öne geçti. Maçın skorunu ise ilk golün sahibi Peter Crouch belirledi.

Alex Song
İtalya 0-0 Kamerun

Alex Song'un 57 dakika sahada kaldığı maçta Kamerun İtalya ile golsüz berabere kaldı. Bu maç Kamerun'un Afrika Uluslar Kupası çeyrek finalinde Mısır'a elendikten sonra yaptığı ilk maçtı.

Tomas Rosicky
İskoçya 1-0 Çek Cumhuriyeti

Tomas Rosicky'in 66 dakika forma giydiği mücadelede Çek Cumhuriyeti İskoçya'ya 1-0 yenilmekten kurtulamadı. Maçın tek golü 62. dakikada Scott Brown'dan gelirken İskoçya'nın yeni teknik direktörü Craig Levein ilk maçından galibiyetle ayrılmış oldu.

Carlos Vela
Yeni Zellanda 0-2 Meksika

Carlos Vela'nın yedek başladığı maçta Meksika Yeni Zellanda'yı 2-0 mağlup etti. Maçın ilk golü Meksika adına Javier Hernandez'den gelirken oyuna sonradan giren Carlos Vela farkı 2'ye çıkararak Meksika'yı rahatlattı. Meksika DÜnya Kupası'nda Güney Amerika, Fransa ve Uruguay ile aynı grupta yer alıyor.

Emmanuel Eboue
Güney Kore 2-0 Fildişi Sahili

Emmanuel Eboue'nin 90 dakika forma giydiği maçta Fildişi Sahili Güney Kore'ye 2-0 yenildi. Fildişi Sahili Afrika Uluslar Kupası'ndan sonraki ilk maçına teknik direktörsüz çıktı ve maça 4. dakikada Lee Dong-Gook'un attığı golle kötü bir başlangıç yaptı. Güney Kore'nin galibiyeti kesinleştiren gol ise son dakikada Kwak Tae-Hwi'den geldi.

Theo Walcott milli takım kadrosuna çağırıldı

Theo Walcott Fabio Capello tarafından İngiltere Milli Takım kadrosuna davet edildi. Çarşamba günü Wembley Stadyumu'nda Mısır Milli Takımı ile özel bir maça çıkacak olan İngiltere kadrosunda yer alan Walcott, geçirdiği sakatlık yüzünden bir süre takımdan ayrı kalmış ve geçtiğimiz Ocak ayında yeniden yeşil sahalara dönmüştü.

20 yaşındaki oyuncu daha önce 8 kez çağrıldığı milli takımda 3 gol atma başarı gösterdi.

Kısa Kısa - 24

Arsene Wenger 4-1'lik Portsmouth galibiyetinden sonra yaptığı açıklamada; "Forvet mevkisinde sıkıntımız olduğu gerçek. Ancak ligde bizim kadar çok gol atan bir takım da yok. Her mevkide topa hakim ve gol atabilen oyuncularımız var. Kendimize güvenimiz tam. Buna karşın transfer de yapabiliriz. Transfere şekil verecek olan Fabregas, Denilson ve Bendtner'in sakatlık süreleridir." dedi.

Chelsea maçından sonraki yaşananlara şaşırmadığını belirten Wenger, sakat oyuncularla da ilgili açıklamalarda bulundu. Fabregas'ın 10-12 gün sakat kalacağını ve Everton maçına yetişmesi ihtimali olduğunu söyledi. Walcott'un da kasında bir problem olduğu ve O'nunda 10-12 gün forma giyeceğini söyledi. Denilson'un yine sırt sakatlığının tekrarladığını henüz net bir zaman verilemediğinden bahsetti.

Arsenal bir yıldır transferi için uğraştığı Brezilya U17 milli takım oyuncusu forvet Wellington Silva ve kulübü Fluminense ile anlaşmaya varıldı. Ancak transfer 2011 Ocak'ında Wellington 18 yaşına bastığında gerçekleşecek. Oyuncu için 3,5 milyon pound ödendiği belirtiliyor. Wellington geçen yıl Christmas döneminde 7 günlük denemeye tabi tutulmuş ve Norwich City karşısında U16 maçında 4 gol birden atarak kendini göstermişti. Bunun haberini daha önce blogda vermiştik. Oyuncuyla Chelsea, Man Utd, R.Madrid, Milan ve Barcelona da ilgileniyordu.

Watford'da kiralık oynayan Henri Lansbury biten kiralık sözleşmesini sezon sonuna kadar uzattı. İngiltere Genç takımında da forma giyen Lansbury Ağustos ayından bu yana takımıyla 20 maça çıktı ve 2 gol kaydetti. Geçen sezonu Scunthorpe United'da 3 aylığına kiralık geçiren oyuncu 17 maçta 5 gol atmıştı.

Kısa Kısa - 20

Vela Sözleşmesini Uzattı!
Premier League ekiplerinden Arsenal'in Meksikalı genç golcüsü Carlos Vela, Kuzey Londra ekibi ile olan sözleşmesini uzattı..

Vela'nın sözleşmesini uzatmasıyla ilgili açıklama yapan Arsenal Teknik Direktörü Arsene Wenger, "Şunu hatırlayalım, Vela sadece 20 yaşında ve bu çocuktan daha fazla şey gelecek. Carlos'tan uzun yıllar Arsenal formasıyla goller atmasını bekliyoruz" dedi.

2007 yılında Kuzey Londra ekibine transfer olan 20 yaşındaki milli oyuncunun sözleşmesinin detayları hakkında bilgi verilmedi.



Ramsey : "Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum"

Arsenal'in Şampiyonlar Ligi'nde Olympiakos ile oynadığı mücadelede gösterdiği performansla göz dolduran ve her geçen gün Arsenal 11'inin vazgeçilmezlerinden olmaya daha da yaklaşan genç yıldız Aaron Ramsey, başarılı olmak için çok çalıştığını ve elinden geleni yaptığını ifade etti.

Otoriteler tarafından Cesc Fabregas'ın veliahtı olarak gösterilen yıldız futbolcu, Press Association Sport'a yaptığı açıklamalarda, "Hocamın güvenini boşa çıkarmamak, onu etkileyebilmek için çok çalışıyorum ve elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum" ifadelerini kullandı.

Açıklamalarını sürdüren Ramsey, Olympiakos maçını kastederek, "Her geçen gün kendimi geliştiriyorum. Özellikle bu tip mücadelelerde forma şansı bulabilmek benim ve diğer genç oyuncular için büyük tecrübe oluyor" şeklinde konuştu.

Genç yetenek, bir orta saha oyuncusu olarak gol atmaktan çok attırmayı sevdiğini ve asıl görevinin de zaten bu olduğunu belirterek sözlerine son verdi.



Walcott Yazarlığa Soyunuyor!

Arsenal'in İngiliz yıldızı Theo Walcott, yaşadığı tecrübelerden yola çıkarak çocuklar için bir kitap serisi çıkarmaya hazırlanıyor.

Önümüzdeki sene yayımlanacağı belirtilen kitap, TJ lakaplı Arsenal'in genç bir oyuncusunu konu alıyor. 20 yaşındaki Walcott, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Kitaplar, çocukluğumdan beri hayatımda çok önemli yer tuttular. Ben de çocuklara hitap eden bir kitap yazmak istedim" ifadelerini kullandı.

Kitabın basılacağı yayımevinin editörü Philippa Dickinson ise, Walcott'un kitabını yayımlamaktan büyük bir mutluluk duyacaklarını dile getirdi.

Theo Walcott

938 x 750

Arsenal

Bilindiği üzere Arsenal'in Great Ormond Street hastanesiyle birlikte yürüttüğü bir proje var. Be a gooner be a giver burada oldukça detaylı bilgiler ve Arsenal'li oyuncuların kanserli çocuklarla birlikte çektirdiği resimler var, bu konudan daha öncede bahsetmiştik.

Bu kıyafetleri giymelerinin sebebi de bir video çekimiymiş, Chelsea maçından önce yayınlanacakmış bu video, kimbilir ne kadar çok kanserli çocuğu mutlu edeceğiz.

İşin insani boyutu da bu kadar para kazanan, genç futbolcuların, bu iş için antrenman olmayan Pazar gününü seçip tüm günlerini bu kanserli çocuklara ayırması. Hepsine helal olsun, hem yaptıkları işte bu kadar profesyonel olup taraftarlarını bu kadar sevindirebilen, hemde insani yönleriyle bizleri bu takımı tuttuğu için tekrar tekrar gururlandıran herkese teşekkürler.

Arshavin nefis olmuş bu arada:))

Kısa Kısa-15

Arsene Wenger AZ maçı öncesi açıklamalarında kötü haberi verdi ve Walcott'un sakatlığının beklenenden ciddi olduğunu ve 3 veya 4 hafta arasında oynayamayacağını söyledi.

Nasri ve Fabianski hakkında da açıklamalarda bulunan Wenger ; Nasri ve Fabianski'nin iyileştiğini ve salı günü Wolves'la oynanacak Rezerv maçında oynayabileceklerini söyledi.

Geçtiğimiz günlerde yılan hikayesine dönen Chamakh transferiyle ilgili konuşan Wenger : "Chamakh'ı beğeniyorm ancak artık Chamakh'a ihtiyacımız yok çünkü çok hücum oyuncumuz var , bana göre Bordeaux'nun yaptığı etik değildi bizden çok para istediler dedi ve biz ödeyemezdik" dedi.

Chamakh'a da seslenen Wenger : "Eduardo geri geldi , seni almak ve kenarda oturtmak istemiyorum" diyerek sözlerini noktaladı.


Bu aralar gündemdeki isim Anderlecht'in genç forveti Romelu Lukaku.16 yaşındaki gelecek vaadeden forveti izletmek için Wenger Arsenal'in eski kaptanı Tony Adams'ı görevlendirdi.

Adams'ın izlediği maçta Anderlecht Charleroi'i 2-0 yendi ve Lukaku 2.golü attı.

Lukaku bu sezon 11 maçta oynadı ve ayrıca Belçika 21 yaş altı takımında da görev yapıyor.Avrupanın diğer devleri Manchester United , Chelsea , Real Madrid ve Milan'da bu oyuncuyla ilgileniyor.

Anderlecht genel menajerinin yaptığı açıklamalarda : " Onu ilk oynamaya başladığı günden beri izliyorlar ama biz bu oyuncuyu elimizde tuttuk bu mutluluk verici , bazı takımlar onu almak istedi ancak o bizde oynamaya devam etti , onu vermek istemiyoruz" dedi ve noktaladı.

04 Ekim 2009 Arsenal 6-2 Blackburn (Premier Lig)

Öncelikle stada maçı izlemeye gelen Henry'e selam edelim, onu Arsenal gollerine tekrar sevinirken görmek güzeldi.

Kadromuz;

Mannone

Sagna-Gallas-Vermaelen-Clichy

Song

Fabregas-Diaby

Rosicky-Van Persie-Arshavin

Maça klasik baskımızla başlayamadık, derken 4.dakikada golü yedik. Big Sam her türlü duran topu, bizim ceza sahamız içine yollayarak, hata yaptırmak istemiş, iyi bir fikir, ilk gol kaleci Robinson'un degajına kafa vuran N'zonzi'den geldi. Golde Mannone ve Vermaelen'in ortak hataları mevcut.

Daha sonra oyunu toparladık, takımın en golcü oyuncusu, bu senenin yıldızlarından Vermaelen, Wigan maçındaki golüne benzer biçimde, muhteşem vurdu skoru 1.1' getirdi, Vermaelen'i forvete koysak büyük ihtimalle 10-15 gol atar atar Premier Lig'de, ben bu kadar düzgün sol ayağı olan bir başka stoper daha görmedim.

İşleri yoluna koyup 2.gol için bastırırken, yediğimiz bir kontrada, Dunn'ın şutu Gallas'a çarpıp ağlarla buluştu, Blackburn tekrar avantajlı duruma geçti. Golü yedikten 2 dakika sonra bu maçın tartışmasız yıldızı, Fabregas'ın müthiş pasında Van Persie golü yaptı. 37. dakikada gene Fabregas'ın pasında, Arshavin'in şutu ağlarla buluştu, maçta böylece ilk kez öne geçtik, ilk yarı böyle sona erdi.

2.yarı Blackburn'un bizi sıkıntıya soktuğu anlar oldu, ancak 57'de gene Fabregas sahneye çıktı, bu sefer çektiği müthiş şut ağlarla buluştu, rahatladık.

Dakika 69'da uzun süredir beklediğimiz Walcott, Rosicky'nin yerine oyuna girdi, Blackburn'in yüzde 100'lük kaçırdığı gol pozisyonunun ardından, Arshavinle başlayan müthiş kontra, Fabregas'ın 3.asistini Walcott'un süper vuruşuyla gole buluşturmasıyla son buldu, skor 5.2'ye geldi. Golden sonra Ramsey-Fabregas, Arshavin-Bendtner değişiklikleri oldu, ardından Walcott'la Bendtner'la, Song'la müthiş pozisyonlar yakaladık, dakika 89'da Bendtner'ın muhteşem dripling'i ve şutu skoru 6.2'ye getirdi.

Walcott çok hazır gelmiş, çok diriydi müthiş oynadı.
Fabregas tek kelimeyle maçın yıldızı 4 asist bir gol. Gerçek bir kaptan gibi oynadı.
Van Persie Blackburn'u çok seviyor.
Arshavin topu ayağına aldığı zaman yüzde 80 gol pozisyonu yaratıyor, inanılmaz bir oyuncu.
Vermaelen'in defansını tartışabilirsiniz ancak, hücum yönü tartışılamaz.

Bu kadar güzel şey yazdıktan sonra eksiklerden bahsetmemek olmaz.

Defansif anlamda müthiş kötüydük, Fulham maçındaki sıkıntılar devam etti, acilen bir çözüm gerekiyor buna. Blackburn defansif açıdan çok yumuşak bir takım olduğu için maç çok rahat oldu, bu bizi yanıltmasın.

Böyle bir haftada 6 gollü bir galibiyet çok tatlı geliyor.

Defansif anlamda Emirates'te bu kadar sıkıntı yaşamamak lazım, biraz motive eksikliğide olabilir diyebiliriz.

Gene çok güzel bir haftasonu, bu yılki ikinci 6 gollü galibiyetimiz, hayırlı olsun.

Bu arada Wigan postumuza +'yı koyalım tekrar. 8 maçlık fikstür'ün ilk 3 maçı galibiyet, şimdi milli takım arası, ardından Birmingham'la içerideyiz.

Sakatlardan İyi Haberler Geliyor

Theo Walcott ve Nicklas Bendtner'in iyileşmesi Arsenal Teknik Direktörü Arsene Wenger'in yüzünü güldürdü.

Olimpiakos'un gençleriyle oynanan hazırlık karşılaşmasında etkili bir performans ortaya koyan Walcott, ilk 11 için hazır olduğunu gösterdi.

Arsenal.com'a konuşan Wenger, "Walcott ve Bendtner tamamen iyileştiler. Fakat Eduardo'yu riske etmeyeceğiz. Durumu henüz netlik kazanmadı. Almunia'nın durumu da her geçen gün daha iyiye gidiyor, kısa sürede aramıza dönecek" ifadelerini kullandı.

Açıklamalarını sürdüren Wenger, Samir Nasri ve Fabianski'nin ise milli maç arasından sonra hazır olabileceklerini sözlerine ekledi.

Almanya U21 4-0 İngiltere U21

Maça Walcott ve Gibbs'i izlemek için bakacaktım ama 15. dakikadan sonra maçı sürekli Almanya kontrol etti. Bende Mesut Özil'i izledim. Gibbs'te Walcott'ta standartlarında oynadılar.

Gibbs hücum olarak çok ileriye çıkmasa da savunma olarak başarılıydı. Walcott ise tek forvet oynadı. Kendisine atılan uzun toplara koşmakla bitirdi maçı. Stoperlerin arasında kalsa atılan topları uzun Alman savunmaları vuracağından ona sürekli taç kenarlarına top attılar. O da yine forvet tipinden çok kanat oyuncusu gibi kaldı. Fiziki durumu onu kanat oynamaya itiyor.

Maça damgasını Mesut Özil vurdu. Maçı 1 gol 2 assist ile tamamladı. Golünde kalecinin hatasının da payı vardı. İngiltere maç 2-0 olduktan sonra önemli pozisyonlarda buldu. 2 top Alman savunması tarafından çizgiden çıkarılırken bir topları da direkten dışarı gitti. Bu goller gelmeyince oyundan düştüler ve Almanya maçı kopardı.

İngiltere maçı ortasahasındaki fizik eksikliği yüzünden kaybetti diyebilirim. Walcott ve Gibbs belki de son kez bir U21 şampiyonasında yer aldılar. Kupayı almaları onlar için çok güzel olabilirdi.

Maçın Golleri

Walcott & Gibbs, İngiltere U21

Avrupa U21 futbol şampiyonasında İngiltere milli takımının formasını giyen ikili bu gece takımlarının şampiyona da final yükselmesinde rol oynadı.

Yarı final maçında turnuvanın ev sahibi İsveç ile karşılaşan İngiltere milli takımı ilk yarıyı 3-0 önde kapattı. 1. dakikada Craine, 27. dakikada Onuoha ve 38. dakikada Bjarsmyr'in kendi kalesine attığı golle rahat bir devre çıkardı. Ancak ikinci yarıda roller değişti ve 68, 75 ve 81'de 3 gol bulan İsveç maçı uzatmaya taşıdı.

Uzatma bölümlerinde gol atılmamasına karşın uzatmanın ilk devresi bitmek üzereyken İngiltere'den Campbell ikinci sarı kartla oyun dışında kaldı.

Penaltılarda ise İngiltere'nin 5. penaltısını Walcott, 6. penaltısını Gibbs kullanarak gole çevirmeyi başardılar. İsveç'te Molins'in penaltısının direkten dönmesiyle İngiltere penaltılarla 5-4 finale yükseldi.

Maçı ise bizim hakemlerimizden Cüneyt Çakır yönetti.

Finalde ise grupta 1-1 berabere kaldığı Almanya ile oynayacak.

Kısa Kısa-13

Bu kez baya yoğun bir kısa kısa olacak. Haberler kısa ve öz olmasına karşın yeterince çok. Gündem maddesi gibi sıralayacak olursak;

Merida İspanya U19 milli takımına çağrılırken, Hoyte ve Gibbs İngiltere U21 takımına çağrıldı. Walcott ise hem İngiltere U21 milli takımıyla hem de İngiltere milli takımıyla dünya kupası elemelerinde maçlara çıkacak. Wenger ise oyuncusunun sezon bitimi tatilinde iki milli takımla birlikte oynamasının saçmalığından bahsediyor. Daha önce milli takım kampında omzundan sakatlanıp 3 ay sahalardan uzak kalan Walcott'un sezon bitişinde tekrar aşırı yüklemeyle yeniden sakatlanmasından korkuluyor.

İkinci haber Evra'nın Arsenal'e düşmanca yaptığı açıklamalar. Daha önce ş.liginde Arsenal'i eledikten sonra "We are men, they are boys" diye konuşan Evra finalden önce de ligde 0-0 biten maçta Fabregas'ın kendisini sakatlamaya çalıştığını eğer birini incitmek istiyorsanız yapmanız gereken spor futbol değil boks karate falan dedi. Finaldeki Manchester'ın oyunundan sonra ise Arsenal bloglarında en çok dolaşan laf şu oldu. "We are (Barca) men, they are babies."

Transfer dedikodularında ise ilk madde transferden çok bir geri dönüş beklenen Henry üzerine. Arsenal'de şampiyonlar ligi kupasını kazanamayacağı için Barcelona'ya transfer olan Henry'nin kupayı alması ve sezon sonu kontratının bitmesi üzerine Arsenal'e yeniden katılabileceği konuşuluyor. Wenger ise O'nun gibi bir oyuncuya her zaman ihtiyaç duyulacağını ve dönmesinden memnun olacağını söylüyor. Ayrıca 2008 yılı için 83 puanlı bitirdiğimiz ligde eğer kadromuzda olsaydı bizi şampiyonluğa ulaştırabilirdi diye de açıklaması mevcut.

Para ile yapılacak transfer isimlerinde ise en çok adı geçenler şunlar;

Fiorentina'nın önliberosu ve hepimizin az çok ismine aşina olduğu Felipe Melo. Bu oyuncu için 18 milyon Euro gerektiği ve Chelsea ile A.Villa'nın da oyuncuya talip olduğu konuşulanlar arasında.

Bordeaux'nun forveti Chamakh ikinci isim. Niçin ihtiyaç duyulduğunu anlamasamda 8 milyon pound karşılığında Tottenham ile yarıştaymışız.

Marsilya ortasahasının etkili ismi Lorik Cana. Bu oyuncu ile de ciddi görüşmeler yapıldığı ve 11-14 milyon pound arasında transfer görüşmelerinin sürdüğü söyleniyor.

Premier lige veda eden Newcastle'ın defans oyuncusu Sebastien Bassong ile de görüşmeler birkaç gündür sürüyor yazılanlara göre. 15 milyon pound'u gözden çıkardığımız söylenen haberde rakiplerimiz Man City, A.Villa ve Tottenham olarak gösteriliyor.

Tabi transferler sadece A takım düzeyinde değil. U18 kadrosundan gelecek sezon çıkacak oyuncuların yerine yenileri dahil olmaya başladı. 2 adet savunma oyuncusunu İsviçre'nin FC Zürich takımında oynayan Martin Angha-Lötscher ve Cheltenham Town'da oynayan Jamie Edge ile karşıladı. Ayrıca Crystal Palace'ın 17 yaşındaki savunma oyuncusu Nathaniel Clyne ile de görüşmeler sürüyor. Takımıyla 26 maça çıkan Clyne'ın geleceğinin parlak olduğu görüşünde otoriteler birleşiyor.

Kısa Kısa-12

Kısmen geç kalmış bir haberde olsa tek postta daha çok konudan bahsetmek için beklettim. Bendtner şampiyonlar liginden elendikten sonra gece 04:00'te bir bar çıkışında dağıtmış. Alkol sınırını aştığı görülen Bendtner kendisini görüntülemeye çalışan kameralara pantolonunu indirmiş. Her ne olursa olsun Arsenal kulübüne yakışmayan bir davranış. Wenger'in ona gösterdiği güven çok az oyuncuya tanınmıştır. Karşılığının bu olması üzücü. Klasik özrünü dilemiş her insan gibi. Wenger'in tavrını bilemem ama benim açımdan cezanın sınırı yok. Kontratının feshine bile karşı çıkmam. Fakat biliyoruz ki Ada'da mekanikler farklı işleyebiliyor. Wenger'de kolay kolay oyuncularını harcayan bir profil çizmemiştir bugüne kadar. Cezası ilerleyen günlerde belirlenecektir.


Arsenal Başkanı Peter Hill-Wood Wenger'in kontratını uzatmaya hazır olduklarını belirtmiş. Bizde ki teknik direktörümüzün arkasındayızdan daha ötesi. "Wenger'in geleceği ile ilgili bir soru işareti yok. İmkanları dahilinde O'nun ulaştığı noktalara gelebilecek başka bir insan tanımıyorum. Kontratı gelecek sezon sonunda bitiyor. Eğer bizimle çalışmaya devam etmek isterse bundan çok memnun oluruz. Son kararı o verecek. Ayrılırsa farklı şeyler düşünmeye başlarız. Biz hiçbir zaman onun yapmak istediği transfere karşı çıkmadık. Devre arasında Arshavin için büyük paralarda ödedik. Yaz transfer döneminde para isterse yine onun için kaynağımız var." O istedi de biz mi almadık diyor Hill-Wood.

Sezon içinde, yaz transfer döneminde, özellikle Adebayor ve Van Persie'nin takımdan ayrılacağı çokça konuşuldu. Son günlerde Juventus'un Walcott'a, Real Madrid ve Barcelona'nın Fabregas'a talip oldukları da biliniyor. 2 gün önce Adebayor: "Beni Arsenal yarattı. Gelecek sezonda kesinlikle buradayım. Ayrılmayı düşünmüyorum. Ayrılmam için de herhangi bir sebep yok." şeklinde açıklama yaparak olayı bitirdi. Walcott'un ise bugünlerde yeni bir kontrata imzası an meselesi. Fabregas'ın ise Wenger'le ve takımla olan bağını biliyoruz. Kendiside gitmeyeceğini hatta Wenger olmasada Arsenal'de kalacağını açıklamıştı. Bu 3 isimde bir sorun olmayacak gibi görünüyor. Fakat Van Persie'den hala bir açıklama gelmedi. Daha önce kupa kazanan bir takımda oynamak istiyorum tarzında bir açıklaması da mevcut. Şu anda görülen, sezon sonunda eğer tutmak gerekiyorsa ayrılmayı düşünen tek isim RVP.

Theo Walcott 1 Ay Yok

İngiliz Milli takımı antrenmanında omzu çıkan Walcott'un 1 ay sahalardan uzak kalacağını öğrenmiş durumdayız. 2 Şampiyonlar Ligi maçı da bu araya denk geliyor. Şahsen bugün itibariyle Walcott'un eksikliğinin çok önemli olduğunu düşünmüyorum. Elbette önemli de kadro kalitesini düşereceğini düşünmüyorum. Eboue sakatlıklardan kurtulursa formayı Walcott gibi değil ama başka şekillerde doldurur.

Walcott kim ne derse desin takımın pas trafiğini aşağıya çeken tipte bir oyuncu. Tamam takımı rakip kaleye en kısa yoldan götürüyor ama Arsenal'in rakip kaleye gitme gibi bir problemi hiç olmadı zaten. O bölgede daha güçlü, daha ne yaptığını bilen bir Eboue'nin de takıma olumlu katkı yapacağını düşünüyorum...

Kısa Kısa-2

-Arsene Wenger Şampiyonlar Ligi'nde bu sene de sürpriz olmayacağını söylemiş. Kupayı 4 büyük İngiliz takımı dışında, iki İspanyol dev Real Madrid ve Barcelona'nın yanına İtalya'dan İnter'i ekleyebileceğimizi söylemiş. Bunların dışında bir takım eklemek gerekirse de Bayern Munich'in de favori listesinde yer alabileceğini eklemiş.

-Arsenal'de genelde kararlar Wenger'den geçtiğinden haberler genelde onun adını taşıyor. Arsenal yeni CEO'sunu seçmeye hazırlanıyor ve bu konuda Wenger artık yeni CEO'yu seçmeye çok yakın olduklarını söylemiş.

-Arsenal'in İngiliz oyuncusu Theo Walcott milli takımda oynamak için can attığını söylemiş. Daha önce 2006 Dünya Kupası'nda Sven Goran-Eriksson tarafından kadroya seçilen ama forma şansı bulamayan Theo, kendisini artık çok daha iyi hissettiğine ve kendisini geliştirdiğini belirtmiş. Bu performansını koruyarak milli takıma da faydalı olmak istediğini söyleyen Theo bu konuda sabırlı olduğunu da eklemiş.

Theo Walcott Milli Takımda

Genç yetenek, İngiliz Milli takımının Amerika Birleşik Devletleri ve Trinidad Tobago maçları için açıklanan aday kadroda yer alan tek Arsenal'li futbolcu. Zaten üst düzey başka ingiliz de yok.

Kadro da şudur;

Full Squad:

Goalkeepers:

Joe Hart, David James, Chris Kirkland

Defenders:

Wayne Bridge, Ashley Cole, David Wheater, Rio Ferdinand, Glen Johnson, John Terry, Wes Brown, Jonathan Woodgate, Phil Jagielka, Stephen Warnock

Midfielders:

Gareth Barry, Frank Lampard, Steven Gerrard, David Beckham, Jermaine Jenas, Owen Hargreaves, Joe Cole, David Bentley, Tom Huddlestone, Stewart Downing, Theo Walcott, Ashley Young

Strikers:

Gabriel Agbonlahor, Michael Owen, Wayne Rooney, Peter Crouch, Jermain Defoe, Dean Ashton