Arshavin vs Walcott

Son maçlarda artık Arshavin'in takımda sonradan giren oyuncu kıvamına geldiğini görüyoruz. Uzun süredir olması gereken buydu. Wenger'de bunun için Walcott'un formunu tutmasını bekledi herhalde.

Walcott'un bize ofansif anlamda getirdiği katkıyı belki Arshavin'de yapıyordu, rakamsal olarak baktığınız zaman Arsha'nin iyi rakamları vardı bu sezon. Ancak Walcott'un yaptığı defansif çalışmayı değil Arshavin takımdaki kimse yapamıyor. Zaten beki çıkarmıyo. Ashley Cole, Zabaleta. Hepsi adım atamadılar. Aynı zamanda ortasahaya kadar gelip hızıyla top kapıyo. Bu anlamda takımı muhteşem rahatlattı Walcott. Arshavin'le adeta 10 kişi oynuyormuşuz bunu anladık.

Artık takımın düzeni belli oldu. Vermaelen'de gelince bu takım tam oturucaktır. Djourou'nun formu mükemmele yakınlaştı. Koscielny'de gayet iyi. Beklerimiz sağlam durumda. Song çok iyi. Wilshere sınırları zorluyor. Robin'de tam havasını yakalarsa bu lig çok çok değişebilir.

Bu hafta Fa ve Carling Cup as oyuncularımız biraz dinlecektir. Ben Wilshere'ın oynamasından yanayım yine. Ne kadar çok oynarsa o kadar iyi olacaktır.

Gelecek hafta bir kilit noktası. Manchester United Tottenham deplasmanına gidiyo bizde West Ham. Eğer Manchester United Tottenham'ı geçerse zaten tamam ben bu sene max 2 mağlubiyetle şampiyon olurum diyecek. Ama tersi bir sonuçta biz devreye girebiliriz. Bu çok önemli.

Andrei Arshavin 2009-2010

Sezonun ilk gününden yaklaşık 10 gün öncesine kadar her zaman savundum kendisini. Sezonun tamamında yaptığı açıklamalar ve oynadığı futbolla haddini çoktan aşmıştır, bu noktadan sonra çok çok büyük fedakarlıklar yapması gerekiyor, bu takımda kalmak istiyorsa.

Barcelona'ya gitmek isteyen Arshavin'in bu performansıyla nereye gidebileceğine bir bakalım. Oynadığımız 36 lig maçını gözönüne getirelim Arshavin hangi maça ağırlığını koydu? Koskoca sezonda bir tane Manchester deplasmanında potansiyelini gösterdi. Şampiyonlar liginde ise Porto maçında. 11 tane gol attı ama çoğu bitmiş maçta son dakika golleri idi. Onun kaçırdığı gollerin yarısını Bendtner kaçırsaydı bugün idam edilmişti.

Kalitesi ortada olan bir oyuncu ona kimse birşey diyemez. Ancak oynadığı kulüp Arsenal, Pires'i Ljungberg'i geçtim, Arshavin Parlour'un bile eline su dökemez. Arshavin kendini hala Zenitte o takımın gelmiş geçmiş en yetenekli oyuncusu sanıyor. Maçlardaki umursamaz tavırlarıda herhalde takımdaki oyunculardan kendini yetenek olarak üstün gördüğü için.

Arsenal taraftarlarının çok sevdiği bir oyuncuyken onun bu hale dönüşebilmesi, tamamiyle kendi hatasıdır. Önünde iki yol mevcut, ya Arsenal'de kalır bu takımın zirveye çıkmasında önemli rol oynar, ya da kapı gösterilir.

Herkese iyi haftalar.

Arshavin : Arsenal'de mutluyum ve taraftara minnettarım

Arshavin Barcelona ile ilgili yaptığı açıklamalarla ilgili olarak, ben genellikle çevirilerde hata yapabiliyorum, eğer İngiltere'de konuşmuş olsaydım bir problem olmazdı ama Rus basını konuşmalarımı çarpıttı ifadelerini kullandı.

Arsenal'de mutlu olduğunu kalmak istediğini ve onu seven taraftara minettar olduğunu sözlerine ekledi.

Arshavin'inde Oynadığı Pepsi 2010 Dünya Kupası Reklamı

Çok güzel bi reklam olmuş gerçekten.

2010 Dünya Kupası reklamı PEPSI [HQ]

Oyuncularımızın Milli Takım Karneleri

Bu hafta içi oynanan milli maçlarda toplam 11 Arsenal oyuncusu forma giydi. Bu maçlarda Nicklas Bendtner ve Carlos Vela ülkeleri adına gol atma başarısı gösteren isimler oldu. Maçların genel değerlendirmeleri ise şöyle:


Andrey Arshavin
Macaristan 1-1 Rusya

Andrey Arshavin'in sakatlıktan dönüp 45 dakika oyunda kaldığı maçta Rusya Macaristan ile 1-1 berabere kaldı. Macaristan'ın 39. dakikada defans oyuncusu Vilmos Vanczak ile öne geçtiği maçta 59. dakikada Everton oyuncusu Diniyar Bilyaletdinov eşitliği sağladı.

Bacary Sagna ve Cesc Fabregas
Fransa 0-2 İspanya

Bacary Sagna ile Cesc Fabregas'ın karşı karşıya geldiği maçta İspanya Fransa'yı Stade de France'da 2-0 yenmeyi başardı. İspanya'nın golleri David Villa ve Sergio Ramos'tan geldi. Maçta Fabregas 45 dakika oyunda kalırken Sagna ise 90 dakika boyunca sahadaydı.

Nicklas Bendtner
Avusturya 2-1 Danimarka

Nicklas Bendtner'in takımın tek golünü attığı maçta Danimarka Avusturya'ya 2-1 mağlup oldu. Bendtner 61 dakika oyunda kaldığı maçta 12. dakikada Franz Schiemer ile öne geçen Avusturya'ya karşı 17. dakikada beraberlik golünü attı. Ancak Avusturya 38. dakikada Roman Wallner ile tekrar öne geçti ve maçı bu skorla kazanmayı başardı. Danimarka 2010 Dünya Kupası'nda Hollanda Japonya ve Kamerun ile aynı grupta yer alıyor, bu Bendtner'in Arsenal'den takım arkadaşları Robin van Persie ve Alex Song ile rakip olması anlamına geliyor.

Thomas Vermaelen ve Eduardo
Belçika 0-1 Hırvatistan

Beliçka kaptanı Thomas Vermaelen'in 90 dakika forma giydiği maçtan Eduardo'nun formasını giydiği Hırvatistan 1-0 galip ayrıldı. Hırvatistan'ın golü Niko Kranjkar'dan gelirken iki takımda bu yaz düzenlenecek olan Dünya Kupası finallerine katılma hakkı kazanamamıştı.

Theo Walcott
İngiltere 3-1 Mısır

Thoe Walcott'un ilk 11'de başlayıp 57 dakika forma giydiği maçta İngiltere Wembley Stadyumu'nda Mısır'ı 3-1 mağlup etti. Konuk ekip Mısır ilk yarıda Mohamed Zidan ile öne geçip devreyi önde kapatmasına rağmen 2. yarıda sahada tam anlamıyla İngiltere fırtınası esti ve ev sahibi ekip önce Peter Crouch ile eşitliği sağlayıp ardından Shaun Wright-Phillips ile öne geçti. Maçın skorunu ise ilk golün sahibi Peter Crouch belirledi.

Alex Song
İtalya 0-0 Kamerun

Alex Song'un 57 dakika sahada kaldığı maçta Kamerun İtalya ile golsüz berabere kaldı. Bu maç Kamerun'un Afrika Uluslar Kupası çeyrek finalinde Mısır'a elendikten sonra yaptığı ilk maçtı.

Tomas Rosicky
İskoçya 1-0 Çek Cumhuriyeti

Tomas Rosicky'in 66 dakika forma giydiği mücadelede Çek Cumhuriyeti İskoçya'ya 1-0 yenilmekten kurtulamadı. Maçın tek golü 62. dakikada Scott Brown'dan gelirken İskoçya'nın yeni teknik direktörü Craig Levein ilk maçından galibiyetle ayrılmış oldu.

Carlos Vela
Yeni Zellanda 0-2 Meksika

Carlos Vela'nın yedek başladığı maçta Meksika Yeni Zellanda'yı 2-0 mağlup etti. Maçın ilk golü Meksika adına Javier Hernandez'den gelirken oyuna sonradan giren Carlos Vela farkı 2'ye çıkararak Meksika'yı rahatlattı. Meksika DÜnya Kupası'nda Güney Amerika, Fransa ve Uruguay ile aynı grupta yer alıyor.

Emmanuel Eboue
Güney Kore 2-0 Fildişi Sahili

Emmanuel Eboue'nin 90 dakika forma giydiği maçta Fildişi Sahili Güney Kore'ye 2-0 yenildi. Fildişi Sahili Afrika Uluslar Kupası'ndan sonraki ilk maçına teknik direktörsüz çıktı ve maça 4. dakikada Lee Dong-Gook'un attığı golle kötü bir başlangıç yaptı. Güney Kore'nin galibiyeti kesinleştiren gol ise son dakikada Kwak Tae-Hwi'den geldi.

Andrey Arshavin

Download

Liverpool'un Belalısı Arshavin!

Arsenal

Bilindiği üzere Arsenal'in Great Ormond Street hastanesiyle birlikte yürüttüğü bir proje var. Be a gooner be a giver burada oldukça detaylı bilgiler ve Arsenal'li oyuncuların kanserli çocuklarla birlikte çektirdiği resimler var, bu konudan daha öncede bahsetmiştik.

Bu kıyafetleri giymelerinin sebebi de bir video çekimiymiş, Chelsea maçından önce yayınlanacakmış bu video, kimbilir ne kadar çok kanserli çocuğu mutlu edeceğiz.

İşin insani boyutu da bu kadar para kazanan, genç futbolcuların, bu iş için antrenman olmayan Pazar gününü seçip tüm günlerini bu kanserli çocuklara ayırması. Hepsine helal olsun, hem yaptıkları işte bu kadar profesyonel olup taraftarlarını bu kadar sevindirebilen, hemde insani yönleriyle bizleri bu takımı tuttuğu için tekrar tekrar gururlandıran herkese teşekkürler.

Arshavin nefis olmuş bu arada:))

04 Kasım 2009 Arsenal 4-1 Az Alkmaar (Şampiyonlar Ligi)

Kadro;

Almunia

Eboue-Gallas-Vermaelen-Gibbs

Song

Fabregas-Diaby

Nasri-Van Persie-Arshavin

Tempolu başladık, klasik oyun, hoca bir tek Sagna'yı dinlendirmiş.

İlk yarı bol pas, bol deneme yaptık, bolca da pozisyon ürettik, müthiş diri bir Arsenal vardı sahada, özellikle Arshavin aklını ve gücünü birleştirdiği zaman ne kadar fantastik bir topçu olduğunu belli ediyor.

İlk gol Fabregas'ın 24.dakikada vurduğu sürpriz şuttan geldi, ikinci gol ise Arshavin nefis pasına Nasri'nin çalımı ve güzel şutu ile 42.dakikada geldi, böylelikle ilk yarı müthiş bir şovla sona erdi.

2.yarıya da hızlı başladık, 52. dakikada Arshavin'in müthiş arapasına gene Fabregas nefis vurdu ve skor 3.0'a geldi. Ardından 71.'de sonradan oyuna giren Eduardo'nun müthiş topuk pasında topla buluşan Arshavinle kontraya çıkan Arsenal, Diaby'nin güzel kontrolü ve şutu ile skoru 4.0'a getirdi.

74'te daha fazla efor sarfetse büyük ihtimalle rahatsızlanacak olan Arshavin oyundan çıktı yerine Rosicky girdi. 82'de yediğimiz gol maçı 4.1'e getirdi. Maç böyle sona erdi.

Almunia hatasız oynadı.

Defans 4'lüsü hatasıza yakında. Gibbs için spikerin yorumu Clichy'nin karbon kopyası oldu, ancak bana göre Gibbs, Clichy seviyesine geldiğinde Clichy'den en büyük artısı ofansif yönü olacak.

Ortasahada Song-Diaby-Fabregas ve sonradan giren Ramsey mükemmele yakın oyun ortaya koydu.

Forvet hattında bence gecenin yıldızı Arshavin ile birlikte Robin biraz sönük kalırken, Nasri geri döndüğünü gösterdi, oyuna sonradan giren Rosicky ve Eduardo'da kısa sürede klasını sergiledi.

Müthiş bir geceyi daha geride bıraktık darısı haftasonuna diyelim, herkese iyigeceler.

Edit: Koeman'ın yanında eski Trabzonsporlu Şota'yı görmek güzeldi, ona da selam olsun.

17 Ekim 2009 Arsenal 3-1 Birmingham (Premier Lig)

Rotasyonlu kadro, Almunia varken kaleye Mannone'yi koymak riskleri göze almaktı Wenger'de bunu yaptı. Arshavin kurtardı.


Öncelikle kadro;

Mannone

Eboue-Gallas-Vermaelen-Gibbs

Song

Fabregas-Diaby

Walcott-Van Persie-Rosicky

Hızlı başladık, başlangıçta oldukça zayıf göründü Birmingham, Rosicky ile net pozisyonlar bulduk, 16.dakikada Song'un nefis pasına Van Persie gene jeneriklik vurdu, 1.0 öne geçtik. Ardından 18.dakikada, Rosicky'nin pasında bugünün tartışmasız yıldızı Diaby topu ağlara gönderdi. Bu arada 10.dakikada dizine çok sert bir darbe alan Walcott'ta 22.dakikada oyundan çıkmak zorunda kaldı, yerine Arshavin girdi. Walcott'ta bulunduğu süre içerisinde takımın en etkin isimlerindendi.

38.dakikada Ridgewell'in kötü ortasını kontrol edemeyen Mannone topu Bowyer'a hediye edince, maç 2.1'e geldi.

İkinci yarıda Birmingham 80.dakikadaki net pozisyonu dışında tehlikeli gelemesede, hep bir korku vardı, 2 yıl öncesi vardı. 2.yarı boyunca maçtan çok düşünülen şey, buradan bir beraberlik çıkarsa yaşanacak kaostu, dakika 85.te Birmingham korner kullanırken herkes nefeslerini tuttu, Mannone topu kontrol etti hızlı başlattı, Birmingham Arsenal yarı sahasında kaldı 3'e 3 hücumda Arshavin muhteşem klasına yakışır bir gole imza attı, ardından gelen pozisyonlardan da gol çıkmayınca, maç 3.1 sona erdi ve Chelsea ile Liverpool'un kaybettiği bir haftada 3 puan çok güzel. ligde 4 hafta üstüste kazanmakta çok güzel.

Ancak şurada bir noktaya parmak basmak gerekiyor, eğer Almunia hazırsa bu takımın 1.kalecisi Almunia'dır, bu konuda gereksiz fantazilere girmeye gerek yok diye düşünüyorum. Gene Wigan maçı postumuzun altına bir + daha koyacağız, ardından gelecek hafta çok çok önemli olan Westham maçını beklemeye başlayacağız.

Tebrikler Arsenal.

Edit: Hafta içi Az Alkmaar maçımız var.

29 Eylül 2009 Arsenal 2-0 Olympiakos (Şampiyonlar Ligi)

Kadromuz;

Mannone

Eboue-Gallas-Vermaelen-Clichy

Song

Fabregas-Diaby

Rosicky-Van Persie-Arshavin

İyi bir tempoyla başladık, Zico klasik ileride 1 kişi bırakmış, takımı yaslamış hızlı hücumlarla gol bulmaya çalışmayı düşünmüş, bu kalibrede bir takım için Emirates'te pekte hatalı bir strateji değil. 78. dakikaya kadarda düşündüğü gerçekleşti, ancak bu dakikada gelen gol maçı çözdü.

Rakibe her anlamda müthiş bir üstünlük kurduk, sadece son hareketlerde biraz şanssızdık. Oyuna sonradan dahil olan Eduardo, Vela takımı iyice hareketlendirdi, Ramsey'de top tutmaya çalıştı 2.0'dan sonra.

İlk gol maçın en iyi oyuncusu olan Robin Van Persie'nin Eduardo'nun pasına dokunuşuyla geldi, ikinci gol ise ofsayt pozisyonundan Arshavin'in topuğuyla. Bu kadar açık bir ofsaytı bir hakem nasıl göremez ona da şaşırdık açıkcası.

Song'unda gitgide büyük oynadığını görüyoruz, hem bu kadar büyük bir fiziksel kuvvete sahip olup+ sahada bir atom karınca olup+ ortalamanın üzerinde bir tekniğe sahip olmak, gerçekten Song'un ileride adını çokca duyuracak özellikleri.

Grubumuzdaki diğer maç ise Az Alkmaar 1-1 S.Liege.

Haftasonu için iyi bir hazırlık oldu, Blackburn maçında görüşmek üzere.

Yorumsuz

1 Ağustos 2009 Arsenal 2-1 A.Madrid (Hazırlık)

Mannone
Sagna - Djourou - Gallas - Traore
Eboue - Ramsey - Denilson - Rosicky - Bendtner
RVP

Maça bu 11'le başladık. İlk yarı çokta etkili olduğumuzu söylemek güç. Birkaç kez A.Madrid uzun top ve Sergio Aguero ile pozisyonlara girdi. İlk yarıda sadece Rosicky'nin neredeyse hazır ve arzulu oluşu göze batan özelliğimiz oldu. Bir önceki Rangers-PSG maçından zaten yeterince sıkılmışken Arsenal maçının da böyle olması hayalkırıklığı yaratmıştı. Tabi ki bunda A.Madrid gibi bir hücum takımının bile 10 kişiyle kapanmasının etkisi vardı.

Ama ne var ki ikinci yarıda yapılan Clichy, Merida ve Wilshere değişiklikleri ile bir anda akıcı oyuna geçiş yaptık. Wilshere tam anlamıyla darmadağın etki Madrid solunu. Çok net 3 gol pozisyonu yarattı fakat golü yapabilen çıkmadı. Bangır bangır gelirken ikinci değişiklikler yapıldı. Bu defa daha ağır abiler girdi oyuna. Eduardo, Arshavin ve Fabregas. İlk başlarda bu üçlü takımın biraz hızını kesti aslında. Takım bir an oturtamadı oyununu. Oyunu kimin kuracağı karıştı. Fabregas mı Wilshere mi Arshavin mi? Biz bunun ayarlamasını yaparken ise Atletico birkaç pozisyon buldu. Mannone ise iyi işler çıkardı. Maçın hakkının ikinci yarıdaki oyunla Arsenal galibiyetinin olduğunu kör adam anlardı. Maçın son bölümlerinde ise gelişen hızlı atakta önce Eduardo kendine kafasıyla indirdiği topu Fabregas ile buluşturdu. Fabregas ise uzak direkteki Arshavin'i gördü. Arshavin de gelişine voleyle topu ağlarla buluşturdu. Maç böyle bitecek derken savunmanın bir an dalgınlığı ile atılan ara pasında Pacheco rahat bir golle beraberliği sağladı. Yine maç bitti dedik ama birini unuttuk. Arshavin. İnanılmaz bir pas arası yaptı. Önce kaleciden topu kurtardı sonra da neredeyse sıfırdan golü yazdı. Tekrarı sadece Arshavin'e bakarak izlerseniz oyun zekasını görebilirsiniz.

Geç gelen gollerle kazanılmış bir maç. Turnuvaya galibiyetle başladık. Göze batan oyuncular Wilshere ve Arshavin elbette. Bu galibiyetlerin devamı gelecektir. Bundan eminim.

Diaby + Arshavin + Bendtner + Vela

Birkaç günlük haberleri yine toplu halde sizlere aktarıyorum.

Diaby sezonun tamamlanmasına karşı bazı arkadaşlarının aksine özel antrenörü ile çalışmalar yapıyormuş. Antrenörün sözlerine göre gelecek sezonda çok daha iyi bir Diaby olacakmış. Olsa da olmasa da bunu kendi iradesiyle yapıyor olması memnun edici bir haber. Ayrıca bana göre önümüzdeki sezonda patlama yapamazsa takımdan gönderileceklerin başında gelecektir. O da bunun farkında olmalı ki tatilde bile sıkı antremanlarla kendini yeni sezona hazırlıyor.

Arshavin futbol hayatını yıllarca hizmet ettiği Zenit St. Petersburg takımında noktalamak istediğini açıkladı. Birgün muhakkak Zenit'e gideceğini söylemiş. Bize yeterince katkı sağladıktan sonra niye olmasın.

Bendtner bir süredik Roma'ya transfer olacağı dedikodularını menajeri/babası aracılığıyla yalanladı. Böyle bir transferin en ufak bir şansı bile olmadığını belirten baba Bendtner oğlunun Arsenal'de mutlu olduğunu eğer Roma'ya gidecekse bunun bir yaz tatilinde turistik amaçlı olabileceğini söylemiş.

Vela'nın Arsenal'in sezon öncesi kamp dönemini kaçıracağı belli oldu. Hazırlık maçları ve Concacaf Kupası için Meksika milli takımına gidecek olan Vela sezon başı kampını kaçıracak. Eğer Meksika turnuvada en üst seviyeye kadar ulaşırsa 26 Temmuz'a kadar Vela milli takım kampında yer alacak.

Andrei Arshavin

1365 x 1024

22 Nisan 2009 Liverpool 4-4 Arsenal

Andrey Arshavin..

Andrei Arshavin Sonunda Geldi

Aylardır kafaları karıştıran, pazarlıkların inanılmaz süre uzadığı transfer, transfer sezonunun kapanmasına dakikalar kala sonuçlandı ve Arshavin bir Gunners oldu. Arsenal bu transferde bir kulüp rekoruna da imza attı ve oyuncuyu 13.3 milyon pound + Arshavin'in kendi cebinden ödeyip gidebileceği miktar olan 1,7 milyon pound ile 3,5 yıllığına transfer etti. Arshavin takımda 13 numaralı formayı giyecek ve kimi siteye göre haftalık 70.000 pound kimisine göre en az 90.000 pound alacağı konuşuluyor.

Bakalım bu kırmızı yanaklı Rus çocuğu Arsenal'e neler katacak. Umarım bu yüksek rakamlar takımda huzursuzluk çıkarmaz. Bunun içinde Arshavin'in iyi bir performans sergilemesi gerekiyor. Şampiyonlar ligindeki durumunu kesin olarak bilmesemde kadroların bildirilmiş olduğunu biliyorum sanırım oynayamayacak. Ne diyelim tüm Arsenal taraftarlarına hayırlı olsun.

%90

Wenger son açıklamasında Andrei Arshavin konusunda transferin gerçekleşmesi ihtimalinin %90 olduğunu söylemiş. Sadece %10'luk bir ihtimal ile sorun çıkabilirmiş. Önce Zenit sonra Arshavin'in diretmesinden uzayan transfer bir an önce olumlu veya olumsuz sonuçlansa da Wenger'de kendini daha çok takıma yöneltebilse.

Dedikodular #2

Bir türlü bitmeyen ve artık Gs'ın ha geldi ha gelecek Gallardo transferine dönen Arshavin transferinden bir gelişme. Arsenal'in bugüne kadar yaptığı en yüksek teklifine karşılık olarak Zenit daha önce belirttiği fiyatında üstünde bir mebla isteyince görüşmeler yine tıkanmış. Andrei'nin menajeri ise hukuki yollara başvurabileceklerini belirtmiş. Yasaya göre 28 yaşından küçük bir oyuncu bonservisindeki gereken eksik meblayı kendi cebinden ödeyerek serbest kalabiliyor. Arsenal'in teklifi 12 milyon Euro ve eğer Andrei 6 milyon Euro kendi cebinden kulübe verirse bir nevi serbest kalacak. Böyle birşey olur mu bilmiyorum ama ne paragözmüş arkadaş bu Zenit.

Bir dedikoduda Bendtner'den. Hoffenheim sezon arasındaki hazırlık maçında Nenad Ibisevic'in sezonu kapattı haberinden sonra yerini doldurmak için Bendtner'i istiyormuş. Eduardo'nun dönüşü, RVP ve Ade'nin yüksek formları, üstüne bir de Arshavin transferinin gerçekleşmesi halinde bu transferin olma ihtimali oldukça yüksek görünüyor. Bendtner'in babası ve menajeri Thomas Bendtner ise teklifi doğrulamış ancak oğlunun takımdan ayrılmayı istemediğini belirtmiş. Ama bana kalırsa bundan 2 ay önce bir teklif getirmiş olsaydı Hoffenheim %80 daha yüksek şansı olurdu. Son haftalardaki kurtarıcı Bendtner'i satacağını düşünmüyorum Wenger'in.

Niko Krancjar'ın gözü Arsenal'de imiş. 15 milyon pound karşılığı önümüzdeki yaz transfer edilebileceği konuşuluyor. Krancjar : "Bekliyorum acelem yok. Sezon sonuna kadar Portsmouth takımının oyuncusuyum. Sezon sonunda değerlendirmeyi onlar yapacaklar. Satarlar mı yeni sözleşme mi imzalarlar onların bileceği iş." şemalinden bir açıklama yapmış. Eski manageri Harry Redknapp'ın da kendisini istediğine dair bir soru üzerine "Redknapp beni çağırmadı. Ama mevkim gereğince Luca Modric ile iyi bir ikili olacağımızı düşünüyorum." Yani her iki takıma da istemem yan cebime koy demiş. Faydasını bilemem ama fiyatı çok yüksek. Arshavin için bu kadar düşünen Wenger, Krancjar'a bu kadar yüksek bedel ödemez.

Eduardo, 11 aylık aradan sonra Stoke City (Reserve) maçında 90 dakika sahada kalarak artık hazır olduğunu gösterdiğini söylemiş. Maçı izlemiş olarak ben Eduardo'nun hala hazır olduğunu düşünmüyorum. En fazla bitmiş maçlarda son 15 dakika oynar dünkü performansıyla.

Arsenal'in 19 yaşındaki savunmacısı Paul Rodgers 1 aylığına Northampton Town'a kiralandı. 2007 yılında takıma katılan Rodgers bu sene Carling Cup'ta Burnley'e 2-0 kaybettiğimiz maçta forma giymişti. Tecrübe kazanması amacıyla Division 1'e gönderilen Rodgers 21 Şubat'ta Arsenal'e geri dönecek. 1 aylığına kiralama mı olur diye gittim baktım Northampton'a. Div1'de küme hattından 9 puan uzakta. Yani öyle vahim bir durumları da yok. Artık kaç maç yapar Rodgers muallak.

Arsenal ile Tottenham bir transferde daha karşı karşıya. Fransa Ligue 1'de Le Mans forması giyen 21 yaşındaki forvet Gervinho bu iki takımı karşı karşıya getirdi. Gervinho Fildişi Sahilleri Milli Takımında da forma giyiyor. Daha önce Emirates'te futbol oynamanın kendisin hayali olduğunu belirten Gervinho için Wenger ise ona hayran olduğunu belirtmiş. Spurs manageri Redknapp ise daha önce oyuncuyla ilgilendiğini belirtmişti. Le Mans kulübüde sezon sonunda 5.5 milyon pound karşılığı transfere sıcak bakacağını belirtmiş.

Arsenal, Atletico Madrid'in Eboue için teklifini geri çevirdikten sonra oyuncuya yeni kontrat önereceği belirtiliyor. Arsenal taraftarı ise Eboue'nin takımın 11 oyuncusu yeterliliğinin olmadığını ancak kullanışlı bir takım oyuncusu olabileceğini düşünüyorlar. Bu sezonki performansıyla benimde gözümden biraz düştü açıkçası.

Sezon başında Barcelona ile adı anılan Wenger'i Florentino Perez Real Madrid'in hedefi olarak açıklamış. 2000-2006 yılları arasında Real Madrid'in galacticos dönemi başkanı olan Perez ezeli rakibi Barcelona'dan Luis Figo'yu transfer ederek büyük sükse yapmıştı. Wenger'le birlikte Fabregas ve Kaka'yı da alacağı konuşulan Perez bu isimleri seçim politikası olarak kullanmayı da planlıyor. Wenger Arsenal'de 13. yılını geçirirken Perez'den gelen teklifi 2 kez reddetmişti. Bana göre en uçuk dedikodulardan birisi. Herkes bilir ki Wenger Arsenal'de bir sistemin peşinde. Her sene 5-10 yıl sonrasının planlarını yapıyor. O'na bu imkanları gık demeden sağlayan bir kulübe sırt çevirecek bir isim değil Wenger. Giderse ne Wenger, Wenger kalır; ne de Arsenal, Arsenal.