Mathieu Flamini etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Mathieu Flamini etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

06 Temmuz 2009

Milan'dan Teklif Var

Bugün düşen bir haber ilgimi çekti. Milan'ın Adebayor'u istediğini hepimiz biliyoruz. Bugüne kadar sürekli para karşılığında almaya çalışmışlar ve başaramamışlardı. Bizde gitmesini istememiştik açıkçası.

Ancak bugün çok garip bir teklifte bulundular. Adebayor = 20.000.000 Euro + Flamini.

Bu teklife ne diyeceğimi ben bile şaşırdım Wenger'in işi oldukça zor olacak. Orta sahaya gerekli bir adam bulamamış durumdayız. Kimi getirirsek getirelim Premier Lig'e bir alışma süreci olacaktı. Tutar veya tutmazdı.

Flamini ise kendini Premier Lig içinde kanıtlamış Arsenal'in oyununu geliştiren bir oyuncu. Takıma gelişinde hiçbir soru işareti olacağını düşünmüyorum. Kimse karşı çıkmaz herhalde.

Mesele ise Adebayor'un gidişinden ne kadar etkileniriz sorunu. Ya da 20 milyon Euro ile Adebayor'un yerini doldurabilecek bir forvet alabilir miyiz? Benim aklıma gelen ilk isim elbette ki uzun süredir anlaşmaya çalıştığımız Chamakh alınabilir.

Sizler ne dersiniz?

19 Ocak 2009

Yazık...

Cumartesi günü Milan-Fiorentina maçına bakıyordum. Zaten İtalya'da takımım Juventus'tur ve günahım kadar sevmem Milan'ı. Milan maçı 1-0 kazandı. 7. dakikada attılar kazandılar. 68. dakikada oyuna tanıdık Flamini girdi. Flamini girince nedense ne yapıyor diyor sadece ona odaklandım. 3 dakika uzatma ile birlikte toplam 25 dakika sahada kaldı ve topla sadece 3 kere buluştu. Birinde topu kendi sahasından rakip kaleye fırlattı, birinde geriye oynadı, diğerinde ise yan pas. Kimi zaman kendi ceza sahası içinde kimi zaman rakip ceza sahasına kadar koştu. Ama ne hikmetse en boş anında bile kimse ona pas vermedi. Topu takip edenler için sahada olmayan biri gibiydi. Bir zamanlar Arsenal'in en kilit oyuncuları arasında olan, topun onla buluşmadığı atak organizasyonun neredeyse olmadığı, şu anda eksikliği belli edilmesede en çok hissedilen oyuncu gitmiş takımında istenmeyen bir oyuncu gelmiş. Milan Adebayor ve Clichy'i de istiyormuş. Ne diyelim hani davalarda alınan kararlar emsal teşkil eder ya, inşallah Adebayor ve Clichy, Flamini gibi aldanmaz.

04 Ağustos 2008

Diaby'le Nereye Kadar?


Flamini ve Gilberto Silva'nın gidişleri Diaby'e ilk 11 yolunu açmış gözüküyor. En azından şu anki tablo bu. Peki sizce Diaby'nin 11'de olduğu Denilson'un rotasyonda olduğu bir Arsenal, yüksek hedeflere ulaşmakta sıkıntı yaşar mı? Bence maalesef yaşar. Diaby'nin oyununun olgun olduğunu söylemek oldukça güç. Fizik yerinde, teknik tamam, mücadele ok ama bir şey var ki o eşiği asla aşamıyor. Flamini'nin koşu gücü dışındaki en büyük özelliği neydi? Elbette mental olarak aşmış bir futbolcu olmasıydı. Agresifliği, kararlılığı, takım oyununa inancı, pes etmeyen yapısı, çalışma isteği, arkadaşlarını yönlendiren bir isim olması.... Diaby'de bu özelliklerin çoğu malesef yok. Flamini topa agresifken, Diaby rakibe agresif. Diaby 90 dakikayı aynı tempoda oynarken, oyun temposuna katkıda bulunmazken Flamini takım nereden atağa kalkacağını, ne zaman temponun düşürüleceğini Fabregas'tan bile üstün bir şekilde organize ediyordu.

Bence Flamini'nin gidişi, Hleb'in gidişinden çok daha kritik bir eksiklik. Umuyorum Wenger, yüksek hedefleri de düşünerek üst düzey bir savaşkan ortasaha transfer eder zira Diaby'den kısa vadede bu oyuncuyu yaratmak çok zor gözüküyor.

09 Mayıs 2008

Mathieu Flamini Üzerine...


(22/01/08)

bir nevi arsene wenger mucizesi. bu sene performansını arttırıp gilberto silva , vassiriki diaby, denilson pereira neves , lassana diarra gibi oyuncuları geçip cesc fabregas 'ın partneri olmayı başarmıştır.

bitmek tükenmek bilmeyen enerjisiyle... diye başlayan cümleler vardır ya, hiçbiri flamini kadar başka bir oyuncuyu tanımlamaz. sadece koşu performansı olarak da değil bu elbet. kornerde "sen gel sen git, dikkatli ol" gibi uyarılarda bulunur, takım gol atınca gol atan adamı ilk o yakalar, arsenal'e enerji katar.

bence flamini'yi diğer oyunculardan ayıran en önemli özelliği ise oyuna yön verme yeteneği. oyun ne zaman hızlandırılacak, ne zaman yavaşlatılacak, pas zamanlaması, pas hızı...

bu özellikleri flamini'yi eşsiz kılıyor. diarra ondan daha yetenekli, daha güçlü olmasına rağmen "ben oynamıyorum beni bırakın" demek zorunda kaldı. zira diarra topu alıp, önce önündekini geçip sonra başarı ihtimali düşük bir pas denerken flamini topu ayağına aldığı an, topu kime atacağı belliydi ona atıyordu. programlanmış bir makina gibi.

bu sezon, flamini'nin olmadığı her maç sıkıntı yaşandı. belki arsenal 11'inin önem derecesinde sıralandığında 8. önemli adamıyken aslında takımın temel direği. onu oradan çekince fabregas ta, hleb de rosicky de yavan kalıyor, yeteneklerini sergileyecekleri atmosfer bulamıyorlar.

bu gelişimde flamini kadar arsene wenger'in de katkısı tartışılmaz elbette. sonuçta ortaya çıkan flamini profili, arsenal takımının da oyun tarzını tanımlıyor.

"cuk oturmuş" denir ya. bu da eksik aslında. "cuk otursun diye yaratılmış" demek lazım.

(05/05/2008)

bugün arsenal'de kalıp kalmayacağı belli olacak futbolcu. italyan kulüplerinin peşinde olduğunu daha önce de söylemiştik. wenger de gider yapmış "istediği yere gidebilir, kontratı bitiyor. ama merak etmeyin giderse bir şekilde çözeceğiz, sorun etmeyin" demiş.

kendisi an itibariyle arsenal'in oyun sistemi için dünyanın en iyi ön liberosudur. tempoyu ayarlar (paso yükseltir), takıma enerji katar, ruh katar...

gönül hala kalmasını istiyor. gidişi henry'nin gidişinden daha büyük bir etki yaratacaktır. giderse, arsenal'in "en iyi" olma süreci uzayacak, biz biraz daha beklemek zorunda kalacağız.

(05/05/2008)

milan'la anlaşmış futbolcu. Hayırlı olsun...