14 Aralık 2009

Değerlendirme -2-

Uzun bir aradan sonra tekrar bir değerlendirme yazısı yazacağım. En son yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.

Orada içerideki Birmingham maçında kalmışız, köprünün altından çok sular aktı tabiki, ancak iddiamızda bir değişiklik olmadığı kesin.

Öncelikle lige göz atmakta fayda var, bu sene çok çok çetin bir lig, müthiş güçlü takımlara, müthiş takımlar eklendi, bu noktada böylesine zor şeyler atlatmışken sağlam durmak güzel. Lige en başından bakalım.

15 maç yaptık şu ana kadar;

8 deplasman (Everton - United - City - Fulham - West Ham - Wolves - Sunderland - Liverpool)

7 iç (Portsmouth - Wigan - Blackburn - Birmingham - Tottenham - Chelsea - Stoke )

Çok zor bir lig, çok zor deplasmanlar oynadık. 19 maçlık yarıyı 2 deplasman 2 iç ile tamamlayacağız. Deplasman maçları Burnley ve Porstmouth ile, iç maçlarımızda Hull ve Aston Villa ile olacak, nispeten daha kolay bi fikstür.

Şu ana kadar oynadığımız 8 deplasman maçından 13 puan çıkardık. 7 iç maçından da 18 puan. Şu deplasman fikstürüne baktığımız zaman çok çok kötü durmuyor 13 puan, ancak tabiki daha iyi olabilirdi. Baktığınız zaman özellikle son Liverpool maçıyla birlikte bir denge sağladık, bu kadar güçlü takımların bulunduğu bir ligde iyi bir konuma yerleştik ve oyun itibariyle+objektiflikle birlikte ah diyebileceğimiz tek maçın, WestHam maçı olduğunu düşünüyorum, onun dışında ne şansımızın yardımıyla maç aldık, ne de şanssızlıkla kaybettik denilebilir. Buna en iyi örnekte bu sene hiç bir maçta son dakika golüyle puan kazanmadığımızdır.

Aslında ekstra 2 maç kaybı (Sunderland,Chelsea) büyük ölçüde forvette Van Persie'nin yaşadığı büyük sakatlıktan sonraki bocalamadan kaynaklandı, oraya Eduardo tam oturmadı, Arshavin'i oturtana kadar da 2 maç verdik, ama maziyle yaşanmaz, önümüz açık yola devam ediyoruz.

Gelelim Şampiyonlar Ligine;

2 maç elemelerde, Celtic'i geçtik. Gruplarıda 6 maçta 13 puanla lider olarak tamamladık. Oldukça başarılı sayılabilecek bir dönemdi, grubun kolaylığını da gözardı etmemek lazım. Artık rakibimizi bekleyeceğiz.

Carling Cup;

Manchester City deplasmanında doğal olarak elendik, o kadronun rakibe karşı yapabileceği pek birşey yoktu, ama özellikle Liverpool ve City maçları genç oyuncular için büyük bir tecrübe oldu.

Bu dönemin en büyük şoku: Van Persie'nin sakatlığı.

Bu dönemin en iyi oyuncuları: Song, Vermaelen, Sagna ve sakatlanmadan önce Van Persie.

Bu dönemin en kötü oyuncuları: Eduardo, Rosicky.

Bu dönemin en iyi golü: Arshavin'in Liverpool'a attığı gol.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder