
Arsenal bu 14 günde sezonun başarılı veya başarısız olarak değerlendirilmesinde büyük rol oynayacak maçlara çıkacak. Şimdi sırasıyla değerlendirelim.

Önce 25 Ocak Pazar günü FA Cup'ta Cardiff City deplasmanına çıkılacak. Championship'te 6. sıradalar ve playoff oynamak için mücadele veriyorlar. Bu maç Carling Kupasından elendikten sonra elde kalan tek yerel kupa. Kupanın tarihini ve önemini anlatmaya gerek yok. Bu kupada olabildiğince ilerlemek en azından yarı final oynamak çok önemli.

Kuralar çekildiğinden birkaç gün sonra Wenger maçın (yukarıdaki) Milenyum stadında oynanmasını talep etti. Daha kapasiteli ve Emirates'e benzer bir stad olan Milenyum Stadı Arsenal'in yabancılık çekmeyeceği bir stad olarak düşünülmüştü. Ama Cardiff City yönetimi bu teklifi kabul etmedi ve maçı (aşağıdaki) Ninian Park'ta oynamak istediğini açıkladı. Hatta bugünden itibaren 22bin kişilik stadın tüm biletleri satıldı. Bu açıkça gösteriyor ki Cardiff şehri maça motive ve çok etkili olacaklar.

Arsenal'in deplasmanlarda zorlanmasının başlıca nedeni rakip sahaların daha dar ve küçük kapasitenin baskısından genç oyuncuların kolay etkilenmesi. Örnek olarak Highbury ligin enine imkan verilen dahilinde en geniş sahasıydı Premier Lig'te. Aynı şekilde Emirates stadıda şu anda enine en geniş stadlardan biri.

28 Ocak günü haftaiçi oynanacak olan Everton maçı son derece zor bir deplasman. Her ne kadar iç sahada geçtiğimiz senelere göre daha kötü bir Everton olsa da son haftalarda iyi bir form yakaladı ve klasik Everton seviyesine ulaştılar puan tablosunda. Everton son 6 maçında 4 galibiyet ve 2 beraberlik aldı ve 6 maçta sadece 1 gol yedi. Zaten savunma futbolunun adadaki en iyi temsilcilerinden Everton son haftalarda buna biraz da mecbur kaldı. Ellerindeki forvetler bir bir sakatlandı. Saha, Yakubu ve genç forvet Vaughan hala sakat. Anichebe ise geçen haftasonu Liverpool'a yetişebildi. Everton tam anlamıyla 4-6-0 oynayan bir takım. Arsenal'in kapanan takımlara zorlandığını bilmeyeni kızılcık sopasıyla dövüyorlar. Chelsea dışında tüm rakiplerimizinde deplasmanda oynuyor olması muhtemel puan kayıpları açısından bu maçın değerini bir kat daha arttırıyor. Ligin ilk yarısında 1-0 geriden gelerek 3-1'lik bir galibiyet almıştık. Son 5 Goodison Park'ta durumlar dengeli. 2 tane 4-1'lik galibiyetimiz varken, 1 maç 1-1 berabere ve 2 kez de 1-0'lık mağlubiyetler aldık. Skorlar direkt aklıma şunu getirdi. Öne geçince farka gittiğimiz bir deplasman. Atamadığımız sürecede yenilmemiz yüksek ihtimal. Bu deplasmandan alınacak galibiyetin değeri ilerleyen haftalarda çok net anlaşılabilir.

West Ham bu sezon iyiyi de kötüyüde istikrarlı yapan bir takım. Sezon başında 2 galibiyet 2 mağlubiyet aldılar ama bu performans yönetime yetersiz gelmiş olacak ki Alan Curbishley'nin görevine son vererek Premier Lig'in eski forvetlerinden Gianfranco Zola'ya takımı emanet ettiler. Zola ile ilk maçlar havası olsa gerek 2 galibiyet aldıktan sonra sonraki 12 maçta sadece 1 galibiyet alabildiler. Bu dönemde küme hattına çok yaklaşan West Ham son 4 haftada küme düşme konusundaki birincil rakiplerini yenerek form tutturdu ve biraz olsun nefes aldı. Son 6 deplasman maçında kaybetmeyen West Ham bu maçlarda Chelsea ve Liverpool'dan aldığı puanlarla dikkat çekiyor. Son 4 maçta 11 gol atmış bir takım West Ham. Her ne kadar ilk yarıda deplasmanda 2-0 galip gelsekte, attıkları 11 golün 3'ünü atan Craig Bellamy'i City'ye satsalarda form durumlarıyla ciddi bir rakip olacağı benziyor.

Arsenal ve taraftarları için maçın önemini anlatmaya gerek yok. Her ne kadar tarihlerinin en rezil performansını sergileyip bizi zevkten dört köşe etselerde ilk yarıdaki maç hala akıllarda. 89. dakikaya 4-2 önde girilip maçın 4-4 bitmesi bütün Arsenal'lileri çıldırtmıştı. Bu işin deplasmanıda var dedirtmişti. Sezon boyunca kümeye bir girip bir çıkan ama akıllardan hep o soruyu çıkartamayan Tottenham'ı White Hart Lane'de yenip onları ateşe atmak herhalde sezonun en büyük zevklerinden biri olacaktır bizler için. 8 sezondur dışarda kaybetmiyoruz Tottenham'a karşı. Ancak bu 8 maçın 6'sı beraberlik. Bize ilk yarının acısını çıkartacak bir galibiyet lazım.
İşte bu 4 maç, takımın sezon boyu gideceğini yolun rotasını da belirleyecek. Bu 4 maçında kazanılma ihtimali beni yerimden fırlatacaktır :)
oncelikle cok guzel bi degerlendirme olmus gunners ellerine saglik.cardiff macina as agirlikli bir kadroyla cikarsak buyuk ihtimalle yenebiliriz.yanlis hatirlamiyorsam cardiff gecen sene carling cupta final oynamisti.hatta bizim aeron ramsey de cardiff te orta sahanin beyni rolundeydi.diger maclar icinse gonlumuzden gecen tabiiki hepsinden galip ayrilmak ama 2 galibiyet bi beraberlik gibime geliyor.beraberligi de spurstan alabiliriz.ne de olsa derbi mac.onmeli olan bir baska sey de bu surecte daha fazla sakat vermememiz.
YanıtlaSilinceleme için teşekkürler gunners eline sağlık.
YanıtlaSileverton maçını alırsak bu takım akar gider. o kadar kritik bir maç.
adebayor-vanpersie çok formda, defansta dik durabilirsek alırız. çocuklar bu karakteri gösterebilirlerse bana şampiyonluk kadar güzel gelebilir bu galibiyet.
westham maçını kazanırız.
tottenham çok kötü durumda, çok kolay gol yiyorlar çok hata yapıyolar, bizim avantajımız da forvetlerimizi çok formda olması. bu maçı da kazanırız tahminen.